ORUÇ SADECE YEMEKTEN, İÇMEKTEN KESİLMEK DEĞİLDİR

Oruç, sadece karnı ve ferci zapt eyleyip gözün, kulağın, dilin ve ellerin nefsanî emeller ve hevesler peşinde başıboş bırakılması demek değildir hâşâ. Buna dair Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem efendimiz ebu Hureyre radıyallahu anhudan rivayet olunan hadisi şeriflerinde:

 رُبَّ صٰٓائِمٍ لَيْسَ لَهُ مِنْ صِيَامِه۪ٓ إِلَّا الْجُوعُ وَالْعَطَشُ

“nice oruç tutanlar vardır ki kendilerine açlık ve susuzlukları kalır”[1] buyuruyor.

İşte bu kimseler dillerini boş malayani lüzumsuz kelamlardan, gözlerini harama bakmaktan, kulaklarını haram sözleri dinlemekten sakınmayan kimselerdir ki bu haller orucun sevabını fesada verir. Allah’ım cümlemizi bu gibi rızası olmayan hallerin cümlesinden kurtarıp razı olduğu güzel hallere yapıştırıp sonlarımıza kadar daim eyleyip muhafazasında yaşatsın. Nefsin şeytanın hava-i arzularına meyledipte ibadetlerin sevap ve faziletlerini zay etmekten muhafaza eylesin âmin.

1-İmamı Ahmed ibni Hanbel, Müsned c.2.s.373/8833 (Mısır), Süneni İbni Mace Kitabu’s-Sıyam, Beyhaki Şuabu’l-İman c.3 s316/3643 (Beyrut). Ebu Ya’la, Müsned c.11.s.429/6551 (Dımışk). Tabarani, el-Mu’cemü’l-Kebir c.12.s.312/13413 (Musul).