HACI MUHAMMED BİLAL NADİR HAZRETLERİNİN SOHBETLERİ 9 (GİZLİ KÜFÜR) - (BAHRU'L-VEFA)
HACI MUHAMMED BİLAL NADİR HAZRETLERİNİN SOHBETLERİ 9 |
9. Sohbet: GİZLİ KÜFÜR
Hacı Muhammed Bilal Nadir Hazretlerinin Sohbeti
Dünya ve Ahiret İçin Çalışmak
Ömer ibni Abdülaziz rahmetullahi aleyh hazretleri demiş ki;
اِعْمَلُوا لِاٰخِرَتِـكُمْ اِتَّـبِعُوهَا دُنْـيَاكُمْ
“ahiretinizi amel ediniz. Dünyalığınız ona tabidir”[1] diye buyurmuştur.
Yani bir adam ahretine çalışırsa dünya ona tabi olur. Yani dünyayı terk, dünyaya kulak asmayıp Allah’a ibadet ve taate, aşk, muhabbet yoluna kalbini bağlayıp oraya meylini, muhabbetini veren kimsenin üzerine hem dünya akar, hem ahiret çünkü Cenabı Hak Teâlâ hazretleri Kur’an-ı Kerim’de öyle buyuruyor.
Bir kimse diyor dünyayı tercih ederde ahirete kulak asmazsa dünyaya çalışırsa ben onu hem dünyadan mahrum ederim hem ahiretten mahrum ederim. Bir kimse ahiretine çalışırsa dünyalığınada olduğu kanaat üzere çalışırsa ben ona hem dünyasını veririm hem ahiretini veririm.
Gizli Küfür
Gizli küfür ikidir. Gizli küfür var; gizli küfrün birisi ehl-i zikrullah aleyhinde söz söylemektir. Allah’ı zikredenler şeriati, tarikatı, hakikatı, marifeti doğru tutuyorsa onların artık aleyhinde söz söyliyen kimse Allah etmesin gizli küfre düşer.
Biride Allah emriyle evlenenlere onların aleyhinde söz söylemektir. Buna evlenmenin ne gereği var derler. Yaşı gitmiş başı gitmiş buna bundan sonra hanımın ne gereği var derler cahiller bilmiyenler. Türlü türlü söz söylerler.
Bir kimse Allah’ın emriyle evlenmek istiyor. O evlenenlerin aleyhinde dedikodu yapmak buda gizli küfürdür.
Çünki o Allah’ın emriyle evlendikten sonra belki ondan hayırlı evlat zuhur edecek, silsile zuhur edecek belki büyük zatlar zuhur edecek sen ne bilirsin.
Biri ehl-i zikrullah olanların aleyhinde söz söylemek. Sen söz söylüyorsun o ehl-i zikrin aleyhinde amma Allah belki onlardan razı ise senin halin ne olur. Onun zahiren şeriatinde, tarikatinde, hakikatinde, marifetinde zahiren aşikâre bir noksanlık görürsen onu söyleyebilirsin. Yoksa onların yaptığı ibadet ve taat, zikrullahlarına, ibadetlerine karışamazsın.
Allah cümlemizi bu gibi hallardan korusun Cenabı Hak Muinimiz olsun.
[1] Ebu Nuaym Hilyetü’l Evliya, c. 5, s. 265 (Beyrut).